İstanbul’un önemli çağdaş sanat galerilerinden x-ist, bu sezon Murat Palta’nın “Serious but Vivid” başlıklı kişisel sergisine ev sahipliği yapıyor. Geleneksel Osmanlı minyatürlerini bilimkurgu, distopya, popüler sinema ve dijital çağın görsel kodlarıyla harmanlayan Palta, izleyiciyi hem tarihsel hem de estetik bir kırılma noktasına davet ediyor.
1987 doğumlu sanatçı, Dumlupınar Üniversitesi Grafik Tasarım Bölümü’nden mezun olduktan sonra reklam ajanslarında çalışmış, ardından minyatür ve tezhip disiplinlerinde derinleşmiştir. Apple ve Levi’s gibi markalarla yaptığı işbirliklerinin yanı sıra, 37. İstanbul Film Festivali’nin afiş tasarımı gibi projelerle hem yerel hem küresel alanda ses getirmiştir.
“Serious but Vivid”, adını taşıdığı kadar cesur bir karşılaşma öneriyor: ciddi meselelerin absürt ve renkli bir estetikle sunumu. Sanatçının John Carpenter’s The Thing, Blade Runner ve benzeri kült filmleri minyatür estetiğiyle yorumladığı eserler, nostaljiyle yeniliği aynı anda tetikliyor. Parlak pembelere bürünmüş figürler, ateşin içinde doğan dev kadın suretleri, Osmanlı sarayını andıran detaylarda saklanan bilimkurgu sahneleri… Her biri izleyicinin hafızasını hem zorlayan hem de güldüren bir dille konuşuyor.
Eserlerdeki anakronik yapılar –antik dekorlar içinde geçen uzay gemileri, klasik minyatür formu içine yerleştirilmiş neon tabelalı şehir silüetleri– sadece bir estetik oyun değil, aynı zamanda günümüzün bilgi bombardımanına uğramış algısına da bir yanıt niteliğinde. Palta’nın figüratif anlatımı, klasik nakkaşların tarih kaydı tutma işlevini günümüze taşıyor ama bu kez mizahla, ironiyle ve çağın karmaşasına göz kırparak.
Sergi, estetik ve tarihsel anlatı arasındaki sınırları bulanıklaştırıyor. Serious but Vivid, izleyiciye sadece “görsel olarak hoş” bir deneyim sunmakla kalmıyor, aynı zamanda şu soruyu soruyor: “Estetik bir arayüz, hakikati maskelemek midir yoksa onu başka bir biçimde yeniden inşa etmek mi?”
22 Mayıs – 21 Haziran 2025 tarihleri arasında x-ist Galeri’de görülebilecek olan sergi, sanatseverleri tarihsel anlatı ile çağdaş görselliğin iç içe geçtiği çok katmanlı bir deneyime davet ediyor.
